Myanmar’da 28 Mart’ta Meydana Gelen Süper Kesme Depremi
Myanmar’da 28 Mart’ta meydana gelen 7.8 büyüklüğündeki büyük deprem, ülke genelinde ağır can kaybına ve yıkıma yol açtı. 5 binden fazla insanın hayatını kaybettiği bu felaket, yalnızca Myanmar’ı değil, çevre ülkeleri de etkileyen güçlü sarsıntılarla gündeme geldi. Temmuz ayında yayımlanan bilimsel bir çalışmada, bu yıkıcı depremin alışılmışın dışında bir şekilde, “süper kesme” adı verilen olağanüstü bir kırılma hızıyla gerçekleştiği ortaya kondu.
Sismologların değerlendirmesine göre, depreme neden olan fay hattı bazı bölgelerde saniyede 6 kilometreye varan bir hızla kırıldı. Bu değer, sıradan kırılma hızlarının çok üzerinde ve depremin etkisini katlayarak artıran en önemli faktörlerden biri olarak değerlendiriliyor.
Süper Kesme Nedir?
Depremler sırasında yer kabuğu içinde yayılan ilk sismik dalgalar, P dalgaları olarak bilinir. Hızlıdırlar ama genellikle büyük yıkıma yol açmazlar. Onları izleyen S dalgaları ise daha yavaş ilerler, fakat daha sarsıcıdır. Normal şartlarda bir fay hattı, S dalgalarından daha yavaş kırılır. Ancak bazı istisnai durumlarda, fay hattının kırılma hızı S dalgalarını geçebilir. İşte bu tür hızlı kırılmalara süper kesme adı verilir.
Bu durum, enerji birikiminin çok kısa sürede çok geniş bir alana yayılmasına neden olur ve hasarın boyutunu ciddi şekilde artırır. Myanmar’daki kırılma, sismologların ölçümüne göre saniyede 5 ila 6 kilometre arasında değişen bir hızla, bu nadir süperkesme senaryosuna örnek oluşturdu.
Fay, 480 Kilometre Boyunca Kırıldı
Deprem, Myanmar’ın kuzeyinden güneyine doğru uzanan Sagaing Fay Hattı üzerinde meydana geldi. Bu fay, iki tektonik plakanın birbirine yatay olarak uyguladığı hareketle çalışıyor. Fayın kırıldığı toplam uzunluk yaklaşık 480 kilometreyi buldu ve bu, yer yüzeyinde devasa bir kayma anlamına geliyor. Uydu görüntüleri ve saha verilerine göre, Mandalay’ın kuzeyindeki 85 kilometrelik kısımda bazı yerlerde 7 metreye ulaşan yüzey kaymaları görüldü. Fayın güney kesiminde ise 1 ila 6 metre arasında değişen kaymalar kaydedildi. Başkent Nay Pyi Taw yakınlarında bu kayma yaklaşık 2 metre olarak ölçüldü.
Depremin büyüklüğü ve kırılmanın hızına dair en net verilerden biri, Nay Pyi Taw yakınlarındaki bir sismik istasyondan elde edildi. ABD’deki UC Santa Cruz’dan sismolog Thorne Lay, bu istasyonda kaydedilen verilerin süperkesme durumunu açıkça ortaya koyduğunu belirtti. Lay’e göre, zayıf bir P dalgasının hemen ardından gelen güçlü yer hareketi, kırılmanın olağandışı hızını net biçimde gösteriyordu.
Yıkımın Şiddetinde Yön Etkisi
Araştırmalara göre, yalnızca yüksek hız değil, kırılmanın güney yönüne doğru ilerlemesi de yıkımın boyutunu artırdı. Bu tür durumlarda, S dalgaları yön boyunca yığılarak daha fazla enerji taşır. Uzmanlara göre, bu doğrultulu yayılım etkisi de depremin geniş bir alanda yıkıcı olmasına katkı sağladı.
Sagaing Fay Hattı üzerinde geçmişte de büyük depremler yaşanmış olsa da, bu son deprem uzun süredir sessiz kalan Mandalay ile Nay Pyi Taw arasındaki bölümde meydana geldi. Bu da araştırmacıların dikkatini özellikle bu fay segmentine çevirdi.
Thorne Lay, gelecekteki benzer depremleri daha iyi anlayabilmek için bu tür fayların tarihsel davranışlarının daha uzun vadeli kayıtlarla incelenmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak şu an için, aynı fay kesiminin yakın gelecekte tekrar kırılması beklenmiyor.